Bitkiler | Konular | Kitaplar

Şeker kanserin dostu, limon düşmanı

Şeker ve şekerden yapılmış gıdalar kanseri tetikler ve kanserli hücreyi besler. Memede fibrokisti olan kişilerde kafein ve çikolata, fibrokistlerin çoğalmasına neden olabilmektedir.
Yapılan çalışmalarda ise meme kanserinde yeşil çayın riski azaltığı, limon içeriğindeki ellagic asit nedeniyle meme kanserinde koruyucu, hastalığın ilerlemesinde durdurucu etkiye sahip olduğu bazı hayvan çalışmalarında görülmüştür.
ŞEKER KANSERİN ARKADAŞI GİBİDİR

Riskli besinlere dikkat:

Çocuğunuzdan ve kendi yaşamınızdan şekeri uzak tutun. Şeker ve şekerden yapılmış tüm gıdalar kanseri tetikler ve kanserli hücreyi besler. Bununla ilgili bilimsel bir kanıt yoktur. Fakat, şişmanlık kanser oluşumunu tetiklediği için önerilmez.
Beyaz un da şeker gibi sakıncalı görülen ve tüketilmesi asla önerilmeyen bir guruptur. Beyaz un yerine çok tahıllı, çavdarlı ya da tam buğday unundan olan ekmekleri ve makarnaları tercih edin.
Kafeinli gıdalar kahve gibi meme kanserinde önerilmeyen, yasaklanan ürünlerdendir. Memede fibrokisti olan kişilerde kafein ve çikolata fibrokistlerin çoğalmasına neden olabilmektedir.
Protein alımı iki türlü olmaktadır; hayvansal kaynaklı ve bitkisel kaynaklı. Hayvansal kaynaklı beslenen ülkelerde bitkisel kaynaklı protein tüketen ülkelere nazaran kanser oranı daha düşüktür. Meme kanserinde de tüm kanserlerde olduğu gibi kırmızı et tüketimi haftada 2 gün ile sınırlanır.
Süt ve yoğurt özellikle meme kanserinde önem taşıyan iki besin türüdür. Fakat çok yararlı olan süt meme kanserinde önerilmez, meme kanseri olmuş bir kişide süt tüketimi yerine yoğurt tüketimini arttırması gerekir. Elbette yoğurtun kalitesi büyük önem taşır. Yararlı olan probiyotikler alabilmek için yoğurdu evinizde mayalayıp, bu işlemi yaptığınız sütün günlük süt olmasına özen gösterin. Yoğurt yüksek oranda kalsiyum ihtiva edir, kalsiyum meme kanserinde olumlu etkiye sahiptir. Günde en az 2 su bardağı tüketilmesi önerilir.

KANSERE KARŞI SAVAŞAN BESİNLER

Ailenizde meme kanseri varsa özellikle tüketmeniz gereken iki besin vardır ki, bu besinler meme kanserinden sizi korur. Üzerinde yapılan insan çalışması bulunmamaktadır fakat hayvan deneylerinde olumlu etkisi olduğu görülmüştür. Soya yağı ve keten tohumu meme kanserinden korunmada özellikle fibro kistik memelerde kullanımı şiddetle önerilen iki besindir. Keten tohumu hem antiöstrojenik hemde hafif antioksidan etkisiyle meme kanserini önlemede önerilir. Önemli nokta, meme kanseri olmuş kişide keten tohumu ve soya yağı önerilmez.
Limon içeriğindeki ellagic asit nedeniyle meme kanserinde koruyucu, hastalığın ilerlemesinde durdurucu etkiye sahip olduğu bazı hayvan çalışmalarında görülmüştür. Limonu sadece salatalarınıza katmayıp, kabuğuyla yemeye çalışın. Bahsettiğimiz bu etken madde sadece limonda değil özellikle yüksek oranda böğürtlen yapraklarında da bulunur. Limon kabukları ve böğürtlen yapraklarından yapacağınız bir bitki çayı hem keyifle içmenize hemde sizi meme kanserinden korumaya yardımcı olacaktır.
Yeşil çay günümüzde yaygın olarak tüketilen mucize bir bitkidir. Etkisi polifenollerinden kaynaklanır. Yapılan çalışmalarda meme kanserinde yeşil çayın riski azaltığı görülmüştür. Güçlü antioksidan etkiye de sahip olan yeşil çayı günde 3-4 fincan tüketilmesi önerilir.
Soğan ve sarımsak yemeklerimizden eksik olmayan mucizevi iki besindir. Yüksek oranda selenyum ihtiva ederler. Selenyum minerali serbest radikaller adı verilen zararlı karsinojen maddeleri nötürleştiren bir mineraldir. Bazı hayvan deneylerinde birçok kanser türünde olduğu gibi meme kanserinde de selenyumun ciddi olumlu etkisi olduğu görülmüştür. Her yemeğinize bol sağan ve sarımsak eklemeniz büyük oranda riski azaltacaktır.
Folik asit alımı meme kanserinden korunmada önemli rol oynar. Birçok sebzede, meyvede kuru baklagillerde, peynirde ve tahıllarda bol miktarda bulunan folik asit kan hücrelerinin gelişimde önemli rol oynar. Kanser riskini azaltan folik asit en çok yeşil yapraklı sebzelerde, turunçgillerde (portakal, mandalina) bulunur. Her gün mutlaka 2 adet portakal tüketin, semizotu, brokoli, marulu sofranızdan eksik etmeyin.
Balık ve tavuk tüketimi de önerilmektedir.
Bitkisel kaynaklı protein gurubunda özellikle kuru baklagiller çok büyük önem taşır. Haftada 2-3 kez bezelye, kuru fasulye,nohut ve mercimek tüketilmelidir.

DOĞRU PİŞİRME TEKNİĞİ KANSERE KARŞI KORUYOR

Besinler pişirilirken yapılarında ortaya çıkan değişikliklerin kansere neden olabileceğini anlattı:
Besinlerin tütsülenmesi, tuzlanması gibi işlemler ve nitrit- nitrat gibi maddelerin katılması ile besinlerde güçlü karsinojen etki göstermektedirler.
Besinlerin aşırı saflaştırılması, kanserden koruyan lifli kısmın yok olmasına neden olmaktadır. Örneğin; buğdayın rafine edilişi ve unun değersiz kısmının kalışı, yarardan çok zararlı bir etki göstermektedir.
Hatalı pişirme yöntemleri, özellikle kızartma, mangal, barbekü gibi yöntemler besinlerde karsinojen maddelerin oluşmasına neden olur. Sebzelerin aşırı sıcaklıkta uzun süre pişirilmesi yararlı mineral ve vitaminlerin kaybıyla sonuçlanmaktadır.
Sebzeleri ve meyveleri doğradıktan sonra uzun süre bekletmek çok yararlı olan C, A ve B vitaminlerinin kaybına neden olmaktadır.

AİLEDE MEME KANSERİ ÖYKÜSÜ VARSA KIZINIZIN BESLENMESİNE DİKKAT EDİN

Çocuğunuzun fast-food gibi yağda kızartılmış besinler tüketmesine izin vermeyin, onu yönlendirin. Çünkü bu tür gıdalar patates kızartmaları vb. yüksek sıcaklıkta ve en önemlisi defalarca aynı yağ içerisinde kızartılmaktadır. Böylece ortaya bazı zararlı kanserojen maddeler çıkmaktadır.
Meme kanseri riski taşıyan yani ailede olan bir bireyin beslenme alışkanlıkları büyük önem taşır. Şekerli gıdalar, kola gibi asitli ürünler, katkı maddesi olan market gıdaları riski artıracaktır.