Bitkiler | Konular | Kitaplar

Bağışıklık sisteminizi güçlendirme zamanı

Kış kapıda! Bir gün sıcak, bir gün soğuk hava yüzünden aksırıp tıksıranların sayısı arttı. Kışı sorunsuz geçirebilmenin sırrı ise güçlü bağışıklıkta saklı!

Yeni grip türleri ortaya çıkıyor. Süpermarketlerde ve restoranlarda yediğimiz yemeklerde mikroplar oluşuyor. Sanki 21'inci yüzyılda korkutucu bir mikrop istilası yaşıyor gibiyiz. Kendinizi mikroplardan korumak istiyorsanız, bir fanusun içinde yaşamaktan daha doğru yollar da vardır. Bu, şu anlama gelir; bağışıklık sisteminizi güçlendirmelisiniz! Bağışıklık sisteminizi güçlendirdiğiniz zaman yaşlanmaya bağlı kronik hastalıklara karşı da güçlenmiş olursunuz.

SİZİ KORUYAN GÜÇLER VAR
Sizi koruyan güçlerin ne olduğunu biliyor musunuz?
Dikkatle okuyun:
Akyuvarlar
Doğal öldürücü hücreler
Kimyasal iletenler Bunlar; dışarıdan gelen zararlı istilacılarla savaşır. Bağışıklık sisteminiz zayıfladığında ise güçsüz kalırlar.
Aşağıdaki etkenler ise bağışıklık sisteminizi zayıflatır:
Yaşlanmak,
Strese bağlı yetersiz uyku,
Yetersiz egzersiz
Düzensiz beslenme

STRESTEN UZAK KALIN UYKUSUZ KALMAYIN!
Stres; bağışıklık sistemini zayıflatan en önemli unsurlardan biridir. Aşırı stres, doğal öldürücü hücre sayınızı azaltır ve bu yüzden eşlerini kaybeden kişilerin daha kolay ve çabuk hastalandıkları bilinir.
Her gün 10 dakikanızı kendinize ayırın ve ister yürüyüşle ister meditasyonla ya da çocuklarınızla veya torunlarınızla oyun oynayarak stresten uzak durun ve rahatlayın.

DAHA ERKEN YATIN
Uyku düzeninize özen gösterin. Yetersiz uyku, bağışıklık sistemini zayıflatır. Bu akşamdan itibaren, yatağa yarım saat erken girin ve bunu bir hafta boyunca yapın.
Yürüyüş yapın. Düzenli fiziksel aktivite bağışıklık sisteminize faydalıdır. Bunun için sürekli spor salonlarında olmanız gerekmez.

D VİTAMİNİ ALIN
D vitamini alın. Bu vitamini yeterli miktarda almazsanız bağışıklık sisteminizi güçlendiremez. Sadece yiyeceklerden bu vitamini alamayacağınız için 60 yaş altındaysanız, her gün 1000 İU almalısınız.
Bol bol elma, brokoli ve kırmızı soğan yiyin; bağışıklık sisteminizi güçlendiren maddeler içerir. Bunların içeriğindeki lif ve antioksidanlar iltihaplanmaya yol açan kışkırtıcı maddeleri azaltır ya da durdurur.

SOMONDAN VAZGEÇMEYİN!
Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek çok kolaydır: Bol bol balık yiyin. Balığın içindeki Omega-3 yağları ve balık yağı, iltihaplanmaya yol açan hücresel işlemleri sınırlandırır. Bu sınırlandırma sayesinde işler daha da kötüye gitmez!

BALIK YOKSA DHA ALIN
Haftada iki gün somon veya alabalık tüketin ya da 2 bin miligram DHA etkili EPA alın. (EPA; Şili ve Norveç'in soğuk ve temiz sularında yetişen somon balıklarından elde edilir. Bu yağ, Omega- 3 ailesine ait doymamış yağ asitleri bakımından çok zengindir. Yüksek oranda yağ asitleri ve doğal E vitamini içerir.) Balık sevmiyorsanız, o zaman mutlaka yosundan yapılmış DHA hapları içerek bu eksiği giderin.

BİRAZCIK HAREKET KANSERDEN KORUR
Her gün saatlerce oturduğunuz koltuğunuzla vedalaşma zamanı geldi. Belki de koltuğunuzdan kalkmak için sizi motive edecek bir neden arıyorsunuz, işte o neden: Biraz hareket sizi kanserden koruyabilir! Japon bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre; ne kadar çok hareketli olursanız, kanserden ölme riskiniz de o kadar azalır.

HAFTADA ÜÇ KERE 20 DAKİKA
İster koşu bandı üzerinde ter dökün, ister ağırlık çalışın ya da köpeğinizle yürüyüş yapın. Biz size haftada üç kere 20 dakika egzersiz yaparak terlemenizi öneriyoruz. Bu, kalp sağlığınız için çok faydalıdır. Fiziksel aktivite kansere neden olan strese ve iltihaplanmaya karşı savaşan bir geni harekete geçirir.

SAĞLAM GÖZLER İÇİN İKİ BASİT ÖNLEM
ISPANAK VE HAVUÇ: Havuç gözlere çok faydalıdır. Ama ıspanak kadar faydalı değildir. Ispanağın içerisinde bulunan lutein, havucun içerisinde bulunan karotenden daha faydalıdır. Size "Havuç yemeyin" demiyoruz, sadece havucun yanı sıra bol miktarda ıspanak da tüketin.
HAREKET EDİN: Egzersiz yapmak sadece kalbiniz ve bel ölçünüz için faydalı değildir. Her gün yapacağınız 30 dakikalık fiziksel aktivite göz tansiyonu riskinin de yüzde 20 oranında azalmasını sağlar. Egzersiz yapmak; glokoma (göz tansiyonu) neden olan körlüğü önlemekte de etkilidir. Derin nefes almak da körlük riski olan göz tansiyonunu düşürür.

PROF. DR. MEHMET ÖZ